Інформація про пісню На цій сторінці ви можете ознайомитися з текстом пісні Hayat Bana Yalan Söyledi, виконавця - Fatih Kısaparmak. Пісня з альбому Mor Salkımlı Sokak, Vol. 2, у жанрі Музыка мира
Дата випуску: 21.02.1999
Лейбл звукозапису: Bayar Müzik Üretim
Hayat Bana Yalan Söyledi(оригінал) |
İlk kez hesaplaşıyorum kendimle |
Tuhaftır kalemi, kağıdı ve seni onca sevmeme rağmen |
Sana ilk kez yazıyorum |
Şimdi sen yoksun, seni düşünmek var |
Çocukken de seni düşünürdüm her gece |
Radyo dinler, şiir yazardım |
Her çarşamba pazara giderdik annemle |
Babam maaş aldığında baklava yerdik |
Dondurmayı da çok severdik |
Ablam üç top yerdi, ben iki top |
Yalnızca bu yüzden kavga ederdik |
Oysa, oysa hayatımın vazgeçilmeziydi ablam |
Onun da yüzü hiç gülmedi |
Hayırsızın birine kaçıp mahvetti hayatını |
Aklımdan hiç çıkmaz gittiği günkü karanlıklar |
Hüznümü büyüttüm o günden beri, kendimi değil |
Gözlerimde hâlâ bir çocuk ağlar |
Düşlerimi gezdirdiğim bulutlar |
Bir tohumun özlemiydi çiçeğe |
Ve hâlâ kulaklarımda annemin sesi |
Bitirsen şu okulu, bir işe girsen |
Şiirle karın doymadığı doğruydu |
Bak Cemil okudu, mühendis oldu |
En güzel kızıyla evlendi Üsküdar'ın |
Evini de aldı, arabasını da |
Bense bağlama çalardım kendi halimce |
Sesim güzelmiş öyle derlerdi |
Nereden bilirdim hep hüzün türküleri söyleyeceğimi |
Hayat bana yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Mektuplar yazardım Almanya'daki abime |
Okulu bitireceğime söz verirdim |
Masum düşlerimin o en sürgün adasında |
Bakışları uzaklara dalıp giden şarkılar |
Ve mevsimsiz solmuş bir çiçek gibi |
Ayaklar altında nasıl ezilirse umut |
Benim de güneşimi işte öyle çaldılar |
Öyle tutsak aldılar sevinçlerimi |
Sensiz geçen her günü hesabıma yazdılar |
Şimdi öyle uzak ki |
Çay içip, simit yediğimiz o günler |
Kardeşine karne hediyesi uçurtma yaptığım günler |
Öyle uzak ki |
Oysa saçaklarda titreyen bir serçenin |
Ekmek tanesine kanat çırpması |
Ve bir anne duası kadar içten sevmiştim seni |
Fener stadında beşiktaş maçı |
Ve parasızlığımız devam ederken |
Bütün mavilerimi sana vermiştim |
Kaybetmek alnıma yazılmış sanki |
Olmadı bitanem |
Hayat bana yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Babanın tayini çıkıp da gittiğiniz o kış |
Yine pençe yaptırmıştık ayakkabılarımıza |
Sana söyleyemedim ama |
İşten ayrılmıştı babam |
Kapanmıştı çalıştığı lokanta |
Senet zamanları daha bir çökerdi omuzları |
Ve akşam trenlerinin işçi yorgunluğuyla |
Daha bir uzardı raylar |
Sitemlerim bile eğlenmişti hayata |
Öfkeli bir yanardağ isyanlara uyanmıştı |
Üstelik, üstelik sen de yoktun artık |
Oysa yalnızca sen öpmüştün gözlerimi |
Bir yanı hep eksik kalmış çocukluğumun |
Aslında her insan biraz yenikti hayata |
Ve biraz küskün |
Son tren de kaçınca son istasyondan |
Öyle kalakalırdık yorgun ve üzgün |
Kendime düşmanlığım bu yüzden |
Hep kendime pişmanlığım |
Şimdi her şeyim yarım |
Fotoğrafının arkasına ne yazdığımı bile |
Çoktan unuttum |
Bir silahım olsaydı, bir silahım |
Yoksulluğu şakağından, kaybetmeyi kalbinden |
Ve sensizliği alnının tam ortasından vururdum |
Düzmece duygular harcım değildi |
Uzak denizlerin fırtınasıydım |
Karlı dağların kekliği |
Yoksuldum yoksul olmasına, ama onurluydum |
Şimdi ne sen varsın, ne o eski sevdalar |
Olsun üstüme devrilse de bu sağır karanlık |
Akşam olur şairlere gün doğar |
Bir kerecik söyle demiştin |
Söyleyememiştim hani |
İşte şimdi söylüyorum |
Seni seviyorum |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Hayat bana yine yala- |
(переклад) |
İlk kez hesaplaşıyorum kendimle |
Tuhaftır kalemi, kağıdı ve seni onca sevmeme rağmen |
Sana ilk kez yazıyorum |
Şimdi sen yoksun, seni düşünmek вар |
Çocukken de seni düşünürdüm her gece |
Radyo dinler, şiir yazardım |
Her çarşamba pazara giderdik annemle |
Babam maaş aldığında baklava yerdik |
Dondurmayı da çok severdik |
Ablam üç top yerdi, ben iki top |
Yalnızca bu yüzden kavga ederdik |
Oysa, oysa hayatımın vazgeçilmeziydi ablam |
Onun da yüzü hiç gülmedi |
Hayırsızın birine kaçıp mahvetti hayatını |
Aklımdan hiç çıkmaz gittiği günkü karanlıklar |
Hüznümü büyüttüm o günden beri, kendimi değil |
Gözlerimde hâlâ bir çocuk ağlar |
Düşlerimi gezdirdiğim bulutlar |
Bir tohumun özlemiydi çiçeğe |
Ve hâlâ kulaklarımda annemin sesi |
Bitirsen şu okulu, bir işe girsen |
Şiirle karın doymadığı doğruydu |
Bak Cemil okudu, mühendis oldu |
En güzel kızıyla evlendi Üsküdar'ın |
Evini de aldı, arabasını da |
Bense bağlama çalardım kendi halimce |
Sesim güzelmiş öyle derlerdi |
Nereden bilirdim hep hüzün türküleri söyleyeceğimi |
Hayat bana yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Mektuplar yazardım Almanya'daki abime |
Okulu bitireceğime söz verirdim |
Masum düşlerimin o en sürgün adasında |
Bakışları uzaklara dalıp giden şarkılar |
Ve mevsimsiz solmuş bir çiçek gibi |
Ayaklar altında nasıl ezilirse umut |
Benim de güneşimi işte öyle çaldılar |
Öyle tutsak aldılar sevinçlerimi |
Sensiz geçen her günü hesabıma yazdılar |
Şimdi öyle uzak ki |
Çay içip, simit yediğimiz o günler |
Kardeşine karne hediyesi uçurtma yaptığım günler |
Öyle uzak ki |
Oysa saçaklarda titreyen bir serçenin |
Ekmek tanesine kanat çırpması |
Ve bir anne duası kadar içten sevmiştim seni |
Fener stadında beşiktaş maçı |
Ve parasızlığımız devam ederken |
Bütün mavilerimi sana vermiştim |
Kaybetmek alnıma yazılmış sanki |
Olmadı bitanem |
Hayat bana yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Babanın tayini çıkıp da gittiğiniz o kış |
Yine pençe yaptırmıştık ayakkabılarımıza |
Sana söyleyemedim ama |
İşten ayrılmıştı babam |
Kapanmıştı çalıştığı lokantа |
Senet zamanları daha bir çökerdi omuzları |
Ve akşam trenlerinin işçi yorgunluğuyla |
Daha bir uzardı raylar |
Sitemlerim bile eğlenmişti hayata |
Öfkeli bir yanardağ isyanlara uyanmıştı |
Üstelik, üstelik sen de yoktun artık |
Oysa yalnızca sen öpmüştün gözlerimi |
Bir yanı hep eksik kalmış çocukluğumun |
Aslında her insan biraz yenikti hayata |
Ve biraz küskün |
Son tren de kaçınca son istasyondan |
Öyle kalakalırdık yorgun ve üzgün |
Kendime düşmanlığım bu yüzden |
Hep kendime pişmanlığım |
Şimdi her şeyim yarım |
Fotoğrafının arkasına ne yazdığımı bile |
Çoktan unuttum |
Bir silahım olsaydı, bir silahım |
Yoksulluğu şakağından, kaybetmeyi kalbinden |
Ve sensizliği alnının tam ortasından vururdum |
Düzmece duygular harcım değildi |
Uzak denizlerin fırtınasıydım |
Karlı dağların kekliği |
Йоксулдум йоксул олмасіна, ама онурлуйдум |
Şimdi ne sen varsın, ne o eski sevdalar |
Olsun üstüme devrilse de bu sağır karanlık |
Akşam olur şairlere gün doğar |
Bir kerecik söyle demiştin |
Söyleyememiştim hani |
İşte şimdi söylüyorum |
Seni seviyorum |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
Hayat bana yine yalan söyledi |
O en güzel yıllarım |
Acılara yenildi |
Hayat bana yine yala- |